Bordroların ve benzeri kazanç belgelerinin gerçeği yansıttığı ve ücretin miktarı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı durumlarda, eğer belirlenen ücret, olay tarihinde yürürlükte bulunan as¬gari ücretin üzerinde ise, fazlalık oranı hesaplanıp, bu oran, rapor (hü¬küm) tarihine kadar yürürlüğe giren asgari ücretlere uygulanacaktır. Buna “asgari ücret artırımlı kazanç hesabı” veya “asgari ücret karşılaş¬tırması” denilmektedir.
Hesaplama şöyle olacaktır: Diyelim ki, kaza geçiren işçinin ücreti kesin biçimde aylık net 300.000.000 TL. olarak saptanmıştır. Aynı tarihte yürürlükteki asgari ücretin net tutarı 225.999.000 TL.dır. Buna göre faz¬lalık oranı: 300.000.000 / 225.999.000 = 1.327’dir. Bu katsayı, tazminatın hesaplandığı (hüküm tarihine en yakın) tarihe kadar yürürlüğe giren as¬gari ücretlere uygulanacaktır. Örneğin, asgari ücretin net tutarı 303.000.000 TL. olmuşsa, işçinin bu dönem zararının hesabı 303.00.000 x 1.327 = 402.000.000 TL. üzerinden, sonraki dönem asgari ücretin net tutarı 318.000.000 TL. olmuşsa, dönem zararı 318.000.000 x 1.327 = 422.000.000 TL. üzerinden hesaplanacaktır.
Ücretin kesin saptanabildiği ve bu konuda taraflar arasında uyuş¬mazlık bulunmadığı durumlarda, artık meslek kuruluşlarından bilgi iste¬nemeyeceği ve başka araştırmalara başvurulmayacağı, yukarda açık¬landığı biçimde asgari ücret karşılaştırması yönteminin uygulanacağı görüşü, “gerçek belli iken varsayımlara dayanılamaz” ilkesinden kay-naklanmaktadır.
ASGARİ ÜCRET KARŞILAŞTIRMA YÖNTEMİNE İLİŞKİN
YARGITAY KARARLARI
Sigortalının kaza tarihindeki ücreti, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bı¬rakmayacak biçimde belirlendikten sonra, o tarihte yürürlükte bulunan asgari ücrete fazlalığı oranında hüküm tarihinden önce yürürlüğe girmiş tüm asgari ücretlerin aynı oranda artırımlı olarak alınması gerekirken, bu ko¬nuda eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru değildir.
(10.HD.04.03.1997, 1759-1644)
Sigortalının kazancı asgari ücretin üzerinde ise, kaza tarihi ile hüküm tarihi arasındaki asgari ücretlerin (fazlalık oranında) artırımlı hesaplanması gerekir.
(10.HD.07.03.1989, 385-2104)
Tazminatın saptanmasında işçinin net gelirinin öncelikle belirlenmesi ge¬rektiği tartışmasızdır. Hesap raporu yönünden davacının ücreti, ikramiyesi ve diğer hakları ücret bordrosunda belli olduğuna göre, belli olan bu ücreti ile asgari ücret kıyaslanarak, asgari ücretin üzerindeki oran belirlenmek suretiyle zarar ve tazminatın bilirkişiler aracılığı ile hesaplatılması gerekir. Tazminatın saptanmasında işçinin belli olan net ücreti ile asgari ücret kıyaslanarak, asgari ücretin üzerindeki oran belirlenmek suretiyle zarar ve tazminat hesabı yapılma¬lıdır.
(21.HD.09.12.1996, 6011-6822) (Yargı Dünyası, 1997/2-134)
Zararın tespiti aşamasında, sigortalının iş kazasının vuku bulduğu tarih¬teki fiili ücretinin, yine o tarihte yürürlükte bulunan asgari ücrete fazlalığı oranında, hüküm tarihinden önce yürürlüğe giren tüm asgari ücretlerin de aynı oranda “artırımlı” olarak alınması gerekir.
(10.HD. 09.03.1999, 1341-1636)
Sigortalının olay tarihindeki kazancının işyeri kayıtlarına göre belirlen¬mesi ve yürürlükteki “asgari ücretten fazlalığı oranında”, hüküm tarihinden önce yürürlüğe giren tüm asgari ücretlerin de aynı oranda “artırılması” gerekir.
(10.HD.31.01.1995, 94/14853-95/795) (YKD. 1995/7-1064)
Zararın tespiti aşamasında, sigortalının kaza tarihindeki kazancının, yü¬rürlükteki asgari ücretin üzerinde bulunması karşısında, karar tarihinden önce yürürlüğe giren tüm asgari ücretlerin de “aynı oranda artırımlı” biçimde alınması gerekir.
(10.HD.10.10.1995, 5368-7988)
Davacının ücreti, ikramiyesi ve diğer hakları ücret bordrosunda belli olduğuna göre, belli olan bu ücret ile asgari ücret “kıyaslanarak” asgari ücre¬tin üzerindeki “oran” belirlenmek suretiyle zarar ve tazminat hesabı yaptırıl¬malıdır.
(21.HD.09.12.1996, 6011-6822) ” (21. HD. 09.12.1996, 6011-6822)
Sigortalının kaza tarihindeki kazancının o tarihte yürürlükte olan asgari ücrete nazaran fazlalık oranının belirlenmesinde, brüt ücretin, asgari ücretin brütüne göre karşılaştırması yerine, net ücretin brüt asgari ücretle karşılaştırıl¬ması, giderek bilinmeyen dönemde yıllara göre artırım ve iskontolamanın ya¬pılmasında, matematiksel ilkelere aykırı biçimde yıllık kazanç kaybı peşin değe¬rinin sabit tutulması hatalıdır.
(10.HD.01.10.1996, 8579-7824)
Tazminatın hesabında, hüküm tarihine en yakın tarihte belli olan ve¬rilere göre belirlenecek kazanç miktarının esas alınması gerekir. Davacının (olay tarihindeki) ücretinin, asgari ücretin 2,8 katı tutarında olduğu sap¬tanmasına göre, hüküm tarihine kadar yürürlüğe giren asgari ücretlerin 2,8 katı alınmak suretiyle tazminat hesaplanmalıdır.
(21.HD.14.05.2002, 2446-4368)
Davacının asgari ücretin çok üzerinde bir ücretle çalıştığı dosya içeriğin¬deki bilgi ve belgelerle ve özellikle, işverence sunulan davacıya ait özlük dosya¬sından açıkça anlaşıldığı gibi, bu konuda taraflar arasında da bir uyuşmazlık söz konusu değildir. Hal böyle olunca davacının mesleğine, tecrübesine, işyerindeki görev ve sorumluluklarına uygun düşen ve işverence sunulan özlük dosyasın¬daki ücret esas alınmak suretiyle aktif dönem zararının belirlenmesi gerekirken, davacının yaşlılık aylığı almakta olduğundan sözedilerek, kaza tarihinden aktif dönem sonuna kadar asgari ücret esas alınarak tazminatının hesaplanması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
(21.HD.18.11.2003, 7895-9525) (Legal İş Hukuku Der., 2004/3-1106